BELEDİYE BAŞKANI AV. TOLGA TOSUN’UN 8 MART DÜNYA EMEKÇİ KADINLAR GÜNÜ MESAJI
Kadınlar, insanlık tarihinin başlangıcından günümüze emek ve mücadeleleriyle hep var oldular. Kadınların gücünden, dayanıklılık ve sabırlarından korkan erkek egemen toplumlar ise onları görmezden gelmeye çalıştılar. Oysa gelişim ve ilerleme ancak ve ancak kadın ve erkek dayanışması, yardımlaşmasıyla mümkündür. Kadınlar emekleriyle binlerce yıldır var olmaya, yeryüzünü tüm olumsuzluklara rağmen daha iyi hale getirmeye çalışıyorlar. Bu mücadele elbette ki önemli hakların kazanılmasını gerektiriyordu. Ancak maalesef günümüzde bile kadın emeği yok sayılmaya, temsilde eşitlik ilkesi göz ardı edilmeye çalışılıyor.
Değişimler bir zorunlulukla ve çoğunlukla yaşanılan acılar sonrasında gerçekleşiyor. Kadınların erkeklerle eşit haklara sahip olma isteği, haklarının güvence altına alınması, dünya üzerinde bir farkındalık yaratılması da yaşanan acı bir olayın tetiklemesi ve motive etmesi sonucu olmuştur.
1857 Yılında, ABD’de bir fabrikada, kadın dokuma işçilerinin uğradıkları haksızlıklar, uzun mesailer ve aldıkları çok düşük ücretlere tepki göstererek; daha iyi koşullarda, eşit işe eşit ücret istekleri nedeniyle greve gitmelerinin ardından yaşanan polis şiddeti ve fabrikanın ateşe verilmesi sonrasında maalesef 129 kadın can vermişti. Bu acı olay kadın dayanışmasına ve kadınların örgütlenmesine dünya çapında ilham vermiştir. 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü, bu üzücü olaylar sonrasında oluşan farkındalığı arttırmak, kadınların iş ve sosyal yaşamda örgütlenmesi ve mücadelelerini duyurmak adına çok önemlidir.
Kadınlar sadece iş ve ekonomi dünyasında değil aynı zamanda siyasette de eşit temsil haklarına sahip olmalıdır. Kadınlar; siyasi partiler, STK’lar ve çeşitli platformlarda daha aktif olmalıdırlar. Kadınlar haklı seslerini duyurmak için örgütlenmelidir. Kentimizin, ülkemizin, dünyamızın daha güzel ve yaşanılabilir olması için hep birlikte çalışabilmeliyiz.
Bizler Bandırma Belediyesi olarak kadınların haklı mücadelesine daima destek olduk, olmaya devam edeceğiz. Sosyal demokrat belediyecilik anlayışımızın temeli ve gereği budur. Kadınlar ister evde ister atölyede, tarlada, büroda, şirkette, kendi iş yerinde her nerede olursa olsun üretime emekleriyle katılmaya devam ederken, erkeklerle eşit haklara sahip olmalıdırlar.
Kadınlar emeğin yarısı olsalar da hayatın ta kendisidirler.
Eğitimli, üreten bir kadının dokunuşuyla güzelleşmeyecek hiçbir şey yoktur. Unutmayalım ki; 1930 yılında çağdaş batı dünyasında kadın haklarının ismi bile okunmazken laik Cumhuriyetimizin kurucusu Atatürk, Türk Kadınının oldukça önemli haklara kavuşmasını sağlamıştır. Bugün ülkemizin dört bir yanında, her alanda oldukça başarılı kadınlar yer almaktadır. Eğer ülkemizin aydınlık yarınlara kavuşmasını istiyorsak kız çocuklarımızın eğitimine önem vermeliyiz.
Bizler bir bütünün olmazsa olmazı iki parçasıyız. Birlikte üretecek, üretimden gelen gücümüzü doğru kullanacak, toplumumuzun gelişmesi için birlikte çalışacağız. Bu vesile ile bütün kadınların 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Gününü en içten sevgi ve saygılarımla kutluyorum.